Gözlerim karanlıkta açık kalmaya direniyordu . Kalem titrek ellerimde kağıda mürekkep salgılarken yazacak şey arıyordu beynim. Bulmakta güçlük çeksem de sonunda güzel bir kışkırtma mektubu yazmıştım . Kısa ve öz yazdım çünkü ; gizli kapaklı bir şeyler olursa eğer onu buraya daha ustaca çekebilecektim . Mesajı sırt çantama koyduktan sonra hızla aşağıya indim . Kapıdaki askerlerden birine uzatıp ;
' Lucian Aberforth McLagger ! Gizlilik en önde . Eğer bir karışıklıkla karşılaşırsanız imha edin. Sakın ölmeyin çocuklar . Lazımsınız. '
dedim ve babacan tavrımla sırtına vurup tekrar yukarı çıktım . Gözlerimi hırs bürümüştü , o iki ihtiyarı yanıma çekmek için Lucian'ı yakalamam şarttı . Yoksa onların sakinliği ve bilgeliğiyle benim bu gençliğim baş edemeyecekti . Burada hem Lucian'ı biraz ezecektim , hem de iki ihtiyarı kendi safıma geçirecektim . Arkamdaki samuray kılıcıyla oynadım ve cebimdeki tabancayı kontrol ettim . Daha sonra ayaklarımı uzatıp biraz keyif çatma ihtiyacı hissetmiştim...